8.5 Gurupla Yüzyüze Eğitimde Başlıca Yöntemler ve Sorunlar
Grupla Yüzyüze Eğitimde Başlıca Yöntemler ve Sorular
Grupla gerek akademik gerekse akademik olmayan eğitimde uygulanabilen birçok yöntem ve bu yöntemlerin uygulanmasında karşılaşılabilecek sorunlar vardır. Birçok öğretmen bir grupta tartışma ortamını yaratmakta zorluk çekmektedir. Yalnızca bir soruyu gruba yöneltmek genelde soruyu havada bırakır ve öğrencilerden bireysel ve dağınık birkaç yanıt gelir ve çoğunlukla doğru yanıt öğretmence verilir. Bununla birlikte tartışmayı başlatabilmek için bazı kolay yollar vardır: Bu yollardan başlıcaları şunlardır:
Çığ Gibi Büyüme ya da Piramitleştirme: Öğretmen öğrencilere bireysel ya da iki kişilik bir grup halinde çalışmak üzere bir konu verir ve konunun üzerinde iki ya da üç dakika çalışmaları için zaman tanır. Sonra konunun sonuçlarını beş dakika ya da daha fazla bir süre tartışmak için diğer bir kişi ya da grupla bir araya gelmelerini ister. Birkaç dakika sonra ikili ya da dörtlü grupları, dörtlü ya da sekizli gruplarla birleştirir ya da yararlı olduğunu düşündüğü yere kadar tüm gruba yönelik olacak şekilde sayıyı artırır.
Çığ gibi büyüme ya da piramitleştirme, belki de en yararlı grup yöntemidir. Kolayca her başlığa ve grup büyüklüğüne uygulanabilir bir yapıya sahiptir. En isteksiz öğrenciyi bile tüm grupla yüzleştirmeden önce bir ya da iki kişiye kendini ifade etme deneyimi yaşatarak tartışmaya katılma konusunda cesaretlendirir. Kolayca uygulanabilir ve önceden tahmin edilebilir.
İyi bir şekilde çığ gibi büyüyebilmek için öğretmen şunları yapmalıdır:
- Uygun başlıklar seçer ve öğrencilerin ne yapmaya çabaladıkları konusunda açık bir düşünceye sahip olmaları sağlar,
- Ses düzeyi hakkında duyarlı davranır. Öğrencilerin tartışmanın bir sonraki düzeyine ne zaman geçmeleri gerektiğini bilmelerini sağlar,
- Tartışmayı belirli başlıklar üzerinde yoğunlaştırır. Uygun bilgi verir ve gerekli açıklamaları yapar. Olabildiğince buluş yöntemi kullanılır. Nerede ve ne zaman durulması gerektiğini de iyi bilir.
Beyin Fırtınası: Grup için bir problem hazırlanır ve öğrencilerden çözüm yolları önermeleri istenir. Ancak, öğrencilerin daha fazla fikir üretemediklerini görene kadar çözüm yollarını tartışmalarına izin verilmez. Sonra olanaklıysa öneriler gruplandırılır ve bir başka derste tartışılır.
Beyin fırtınası çığ gibi büyümeden sonra yararlı bir değişim olabilir ve derse hızlı bir değişim katmada iyi bir yöntem olabilir. Ancak, bu yöntemde uğraşılacak sorunlar sınırlıdır. Yalnızca iyi kurulmuş bir grupta işe yarar ve uzatılmak istenen tartışmalar için uygun değildir.
Sabun Kutusu: Öğrencilere seçmeleri için bir grup başlık verilir ve bireysel ya da grup halindeki gönüllülerden başlık lehinde ya da aleyhinde bir dakika boyunca konuşmaları istenir. Diğer öğrencilerin tartışmasına ya da konuşmacılara soru yöneltmesine başlıkla ilgili söylenenler bittikten sonra izin verilir. Uygun başlıkları seçmek önemlidir. Bu yöntem en çok belirli derslerdeki rastlantısal konular için uygundur.
Kavram Kartları ya da Sıcak Oturum: Bireysel öğrenciler bütün gruba belirli kavram ya da başlıklar hakkında birkaç dakika açıklama yaparlar. Öğrencilerce belirlenmiş ve bir şapkanın içinden çıkan başlık kartlarından seçim yapılabilir.
Oyunlar: Oyunlar, grup çalışması için çok güçlü bir yöntem olabilir. Ancak, diğer yöntemlere göre daha fazla hazırlık gerektirebilir. Genelde en kolay örnekler en iyidir. Gruplar arasında doğrudan uygulanan quizler iyi bir örnektir .
Rol Oyunları ya da Taklitler: Bu yöntemde öğrenciler uygun rolleri oynamaya davet edilirler.
Örneğin; bir öğretmen gibi bir sınavı değerlendirme ya da bir konu hakkında bilgi verme rol oynamadır.
Tüm bu yöntemler içinde çığ gibi büyüme, en basit ve kolayca uygulanabilir olandır. Ancak, bu yöntemin çok fazla kullanılması, yöntemi tanıdık ve tahmin edilebilir kılabilir. Böyle durumlarda diğer yöntemler de uygun olduklarında kullanılmalıdır[1]. Yüzyüze eğitim uygulamalarında grupla yüzyüze eğitim güçlü bir yöntem olsa da sorunları yok değildir. Bu sorunlardan başlıcaları şunlardır:
Baskın ya da fazla katılımcı öğrenciler,
Sessiz ya da hiç katılmayan öğrenciler,
Sessizlikler
Konu dışı olmaları,
Her şeyi öğretmene sormaları.
1. Baskın ya da Fazla Katılımcı Öğrenciler: Eğer öğrencilerden biri grup dinamiklerine zarar verecek şekilde çok fazla konuşuyorsa öğretmen nazikçe ama kesin bir dille hamle yapmalıdır:
Örneğin; öğretmen “bu çok ilginç ama başkasının bu konu üzerinde söylemek istediği bir şey olup olmadığını merak ediyorum" diyebilir.
2. Sessiz ya da Hiç Katılmayan Öğrenciler: Bu tür öğrenciler konuşmaları için bakışları yakalanarak ya da gülümsenerek yüreklendirilebilirler. Diğer bir yöntem ise her öğrencinin konuya kısa bir katkı yapması için grup etrafında dolaşmaktır. Bununla birlikte öğretmen katılmak istemeyen öğrencileri sıkıştırmamalıdır. Eğer o şekilde mutlularsa sessiz kalma haklarına saygı duyulmalıdır.
3. Sessizlikler: Sessizlik dönemleri öğrencilerin düşüncelerinin tükendiğinin ya da bir sonraki yanıtlarını sessizce formüle ettiklerinin belirtisi olabilir. Deneyimli grup liderleri, belirtilerden hangisi olduğunu hissedecekler ve buna uygun olarak sessizliklerin son bulmasını sağlayacaklardır.
4. Konu Dışı Olma: Düşünceler tartışma konusuna ilişkin olmalıdır. Bunun sonucu olarak derslere gelerek zaman ve enerji harcayan öğrenciler başlığın sürekli olarak belirsizleşmesine engel olmayan öğretmenlerine müteşekkir olmayacaklardır.
Herşeyi Öğretmene Yöneltme: Öğretmeni, tüm öğrencilere sırayla yanıt veren rolüne koymak oldukça yaygın bir sorundur. Eğer öğrenciler yalnızca öğretmene hitap eder şekilde konuşmakta ısrar ediyorlarsa burada genelde işe yarayan yöntem, öğretmenin konuşmacı yerine gruptaki diğer kişilere bakmasıdır. Konuşmacının gözleri, öğretmenin gözlerini izleme eğiliminde olduğundan büyük olasılıkla sırası gelince yanıt verecek olan diğer öğrencilerin gözleri ile buluşacaktır[2] .
Kaynakça
[1] Simpson, O.(2000), a.g.e.
[2] Simpson, O.(2000), a.g.e.